Gözden kaçırmayın

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, TBMM'deki ilk grup toplantısında gündeme ilişkin kapsamlı değerlendirmelerde bulundu. Toplantıya, 1 Ekim'de Diyarbakır'dan başlattıkları "Umutla Özgürlüğe Yürüyoruz" yürüyüşünün finalini Ankara'da gerçekleştiren kadınlar da katıldı.
"Meclis, Kadınların Barış Mücadelesini Duysun"
Salonu dolduran kadınları "Barış Anneleri" olarak selamlayan Hatimoğulları, "Savaşın acısını en iyi bilen sizlersiniz. Barışa neden ihtiyaç duyduğumuzu Ankara'da güçlü mesajlarınızla ifade ettiniz. Meclis, siyaset ve bütün toplum kadınların barış, özgürlük ve eşitlik mücadelesini duysun" ifadelerini kullandı.
Hatimoğulları, 8 Ekim'in aynı zamanda 12 Eylül'ün ilk idamı Necdet Adalı'nın ve Bahçelievler Katliamı'nda hayatını kaybedenlerin anma günü olduğunu hatırlatarak konuşmasına başladı.
Türkiye Çoklu Krizlerle Karşı Karşıya
Türkiye'nin her alanda çözüm bekleyen sorunlarla boğuştuğunu belirten Hatimoğulları, "Adaletsiz yargı, kayyım rejimi, muhalefet belediyelerine saldırılar, derin yoksulluk, kadın cinayetleri, genç işsizliği, deprem kentlerinin bitmeyen bekleyişi... Bu yaraları görmeyen bir Meclis, varlık nedenini unutmuş demektir" dedi.
Hatimoğulları, ülkede olmayan beş şeyi aradıklarını söyleyerek bunları şöyle sıraladı: "Ekonomik geçim, adalet, barış, demokrasi ve özgürlük. Meclis, bu hayati ihtiyaçlar için çalışmalı."
Barış Sürecinde Somut Adımlar Çağrısı
Barış sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Hatimoğulları, Abdullah Öcalan'ın çağrısı ve PKK'nın fesih kararının önemli bir eşik olduğunu, ancak toplumun somut adımlar beklediğini vurguladı. Meclis'teki Barış Komisyonu'nun çalışmalarını takdirle karşıladıklarını ancak artık siyasi ve hukuki eşiklerin aşılma zamanı geldiğini ifade etti.
"İktidar ve devlet barış için ne zaman eyleme geçecek?" sorusunu yönelten Hatimoğulları, "Barışın anahtarı muhatap da baş aktör de Öcalan'dır. İmralı'ya uzanacak doğrudan diyalog, en bağlayıcı adım olabilir. Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'un inisiyatif kullanmasını bekliyoruz" açıklamasını yaptı.
"Selahattin Demirtaş Derhal Serbest Bırakılmalı"
Kobanî Davası'na da değinen Hatimoğulları, davayı "hukuk garabeti" olarak nitelendirdi. AİHM'nin Selahattin Demirtaş'ın serbest bırakılması yönündeki kararının 8 Ekim'de kesinleşeceğini hatırlatarak, "Bu karar barışa ve demokrasiye bir şanstır. Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve tüm Kobanî tutsakları derhal serbest bırakılmalıdır. Siyasete kelepçe vurulamaz" dedi.
Gazze ve Ortadoğu'da Barış Vurgusu
Ortadoğu'daki gelişmelere de değinen Hatimoğulları, Gazze'yi "insanlığın sıfır noktası" olarak tanımladı. Acil ateşkes, insani yardımın kesintisiz sağlanması ve adil bir siyasi çözüm çağrısını yineledi. Türkiye'nin İsrail ile ticareti derhal kesmesi gerektiğini söyledi.
Halep'teki son olaylara da dikkat çeken Hatimoğulları, "Kürt mahallelerindeki saldırılar ve abluka derhal sona ermelidir. Kuzey ve Doğu Suriye, Türkiye için hiçbir zaman tehlike olmadı, tam tersine barışın gelişeceği topraklar olarak görülmeli" ifadelerini kullandı.
Kadın Mücadelesi ve AKP'nin Politikalarına Eleştir
Kadın mücadelesinin önemine vurgu yapan Hatimoğulları, AKP'nin iktidarı boyunca kadın düşmanlığını kurumsallaştırdığını iddia etti. İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme, 6284 sayılı yasanın tartışmaya açılması, kadın derneklerinin kapatılması ve kadın belediye eşbaşkanlarına kayyım atanmasını eleştirdi.
Son 20 yılda 7810 kadının katledildiğini hatırlatan Hatimoğulları, "Bu rakamlar, bu topraklarda kadınların ne yaşadığını gösteriyor. Bu saldırılar, erkek egemen iktidar eliyle yürütülen savaş politikalarından bağımsız değildir" dedi.
"Mücadelemiz Sürecek"
Kadınların barış mücadelesini selamlayan Hatimoğulları, "Bizler mücadelede hep vardık, varız, var olacağız. 'Jin, jiyan, azadi' şiarıyla mücadelemize devam edeceğiz" diyerek sözlerini tamamladı.
Yorumlar
Yorum Yap